Basın Açıklamaları
DENİZLİ’DE YERLİ IRK KIL KEÇİSİ YOK OLUYOR

Denizli İli Damızlık Koyun Keçi Yetiştiricileri BirliğiDenizli Koyun ve Keçi Yetiştiriciler Birliği Başkanı Hasan Öner, ormanlık alanda otlatıldığı için kesilen cezalar yüzünden, kıl keçisinin Denizli`de yok olmaya yüz tuttuğunu söyledi.

Öner, AA muhabirine yaptığı açıklamada, 140 bin olan keçi sayısının, cezalardan bıkan çobanların hayvanlarını kesimhaneye göndermeleri nedeniyle 4 yıl içerisinde 65 bine düştüğünü ifade etti.

Kıl keçisinin, eti, sütü ve kılı açısından çok değerli olan bir hayvan olduğunu belirten Öner, aynı zamanda yerli ırk olan kıl keçisinin mutlaka korunması gerektiğini vurgulayarak, şöyle dedi:

“Orman Bölge Müdürlüğü`nün kestiği cezalar yüzünden keçi yetiştiricileri bezmiş durumda. Son 4 yılda çok sayıda keçi kesimhanelere gönderilerek kesildi. 140 bin olan kıl keçisi sayısı bu nedenle 65 bine düştü. Özellikle Çal ve Çivril bölgesinde, ormanlık alanlara da ceza kesiyorlar, orman sınırlarında, ama içinde ağaç olmayan yerlere de ceza kesiyorlar. Ne yapacağımızı şaşırmış durumdayız.“
Tarım ve Köyişleri Bakanlığının kıl keçisine hibe desteği sağladığını belirten Öner, “Tarım ve Köyişleri Bakanlığı küçükbaş hayvanı ve kıl keçisini destekliyor. Ama, orman bölge müdürlükleri, kendi kafalarına göre cezalar keserek, yok ediyor. Bakanlık, küçükbaş hayvan başına 10 lira hibe desteği veriyor. 2000 yılında Denizli`de 2 milyon 100 bin lira para dağıttı. Bu yıl Mart ayından itibaren ise, 3 milyon lira dağıtacak“ dedi.

Geçmiş yıllarda uygulanan yanlışlıklar nedeniyle Denizli`de yerli ineğin yok olduğunu dile getiren Öner, şimdi de kıl keçisinin aynı sonuçla karşı karşıya olduğunu, kesilen cezalardan bıkan 350 çobanın kıl keçisi yetiştiriciliğini bıraktığını, işsiz şekilde ailelerin perişan olduklarını savundu.

Öner, ormanları korumak için azami çaba sarf ettiklerini belirterek, üyelerini bilgilendirmek için sürekli seminerler verdiklerini, genç ormanlarda kıl keçisi otlatmamaları için uyarılarda bulunduklarını söyledi.

Birlik Başkanı Hasan Öner, şunları kaydetti:

“Denizli Koyun ve Keçi Yetiştiricileri Birliği olarak, 2 bin 550 üyemiz vardı. Bunlardan 350`si birlikten ayrıldı. Çünkü, cezalardan bıktığı için keçi yetiştiriciliğini bıraktı. Kıl keçileri 15 yılın üstündeki ormanlara zarar vermez. Zaten biz de genç ormanlarda otlatmıyoruz. 30-40 yıllık ormanlık alanlarda otlatıyoruz. Buna bile ceza kesiyorlar. Bu cezalar, Türkiye`nin başka yerinde yok. Antalya, Kahramanmaraş benim bildiğim yerler. Bu illerde keçilere ceza kesilmiyor. Bir zamanlar, yanlış uygulamalar yüzünden yerli ineğimiz yok oldu. Şimdiyse, kıl keçimiz yok ediliyor. Eti, sütü ve kılından istifade edilen bizim yerli ırkımız. Avrupa`dan gelen saanen keçileri desteklenirken, kestiği cezalarla orman bölge müdürlüğü kıl keçesini yok ediyor.“
ORMAN BÖLGE MÜDÜRLÜĞÜNÜN GÖRÜŞÜ

Denizli Orman Bölge Müdürü Adem Oklu, kıl keçisinin devlet ormanlarına girmesinin kanuni açıdan yasak olduğunu belirterek, “Ancak biz, yerli ırk kıl keçisinin yok olmaması için, rehabilitasyon, ağaçlandırma ve gençleştirme yapılmayan devlet ormanlarında otlatmaya izin veriyoruz. Bakanlığımızın 5 yıllık olarak projelendirdiği 10`ar bin hektarlık alanlarda ağaçlandırma projeleri var. Buralarda ağaçlandırma ve rehabilitasyon çalışmaları yapılıyor. Buralar haricindeki devlet ormanlarında kıl keçisi otlayabilmektedir“ dedi.

Oklu, Denizli`de yaklaşık 120 bin kıl keçisinin devlet ormanlarında otladığını ifade ederek, zaman zaman bazı köylülerin, keçilerin bağ ve bahçelerine zarar vermesinden dolayı çobanlarla sürtüşmeye girerek, jandarmaya veya savcılığa şikayette bulunduklarını, bu şikayetler sonucunda yapılan denetimlerde de ceza kesilebildiğini söyledi.



ORMANDA KURU OTLARI YİYEN KEÇİLER YANGINLARI ÖNLÜYOR

Resim(18)Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Öner, bu yıl yağmurların çok yağdığını, yangınları önlemek için 10 yaşın üzerindeki ormanlık alanlarda keçi otlatılmasına izin verilmesi gerektiğini söyledi.

Ağaçlara zarar verdiği gerekçesiyle ormanda keçi otlatmayı yasaklamanın yanlış bir politika olduğunu ileri süren Öner, keçilerin kuruyan otları yiyerek yangınların büyümesini önleyeceğini savundu.

Keçi veya koyunların, 10 yaş altındaki ormanlara ise zarar vereceğini vunguyaşan Birlik Başkanı Öner, `Bu yıl rahmet çok yağdı. Ormanda, insan beline kadar otlar büyüdü. Bunlar kuruduğunda, en küçük kıvılcımda önü alınamaz yangınlara dönüşür. Allah, keçiyi adeta ormanın bir çöpçüsü olarak yaratmış. Kuru otları, ulaşabildiği kadar ağacın gövdesindeki dalları ve yaprakları bir yere kadar traşlayarak yangınları önleme vazifesi yapıyor. Bu sebeple keçinin ormana faydası var.` dedi. Ormana asıl zarar veren canlının insan olduğunu söyleyen Hasan Öner, `Keçiyi nereye sürersen orada yayılır. Çoban ormana götürürse ormana, ovaya götürürse ovaya gider. Ormanı koruyalım derken Türkiye gelecekte keçi sütü bulamayacak. Avrupa`da keçi sütü, ilaç yerine satılıyor. Batı ülkeleri bizden inek değil, keçi sütü talep ediyor.` şeklinde konuştu. Keçi güden çobanların, cezalandırma yerine eğitilmesi gerektiğinin altını çizen Öner, `Keçi sütü, anne sütüne en yakın besindir. Eti, kılı, gübresi her şeyi çok değerli bir hayvan. Bir ineğin beslendiği yerde, 10 keçi doyabilir. Aynı zamanda yetiştirmesi de kolaydır.` dedi.

Hükümetin küçükbaş hayvan politikasında bazı çelişkiler olduğunu da ileri süren Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı, şunları kaydetti: `Tarım ve Köyişleri Bakanlığı, ömrümüzde görmediğimiz desteği veriyor. Ayrıca hayvanlar kayıt altına alınınca hibe desteği var. Buna karşılık Çevre ve Orman Bakanlığı ise keçi ve koyunların otlatılmasını kısıtlıyor. Son yıllarda keçi sayısı iyice azaldı. Denizli`de üç yıl önce 90 bine yakın keçi varken şimdi 40 binlere kadar düştü. Böyle giderse yakın bir gelecekte keçi ithalatına başlanacak.`

Türkiye Orman Mühendisleri Genel Başkanı Ali Küçükaydın ise ormanlarda keçi ve koyun otlatılmasında ortak bir yol bulunması gerektiğini belirtti. Küçükaydın, `Keçilerin, ağaçlara belli bir boya ulaşıncaya kadar zarar verdiği gerçek. Bunun yanı sıra keçinin et ve sütünün birçok faydası olduğu da biliniyor. Onun için popülasyonu korunmalı, otlatma kontrollu yapılmalı. Bunun için özel yerler tahsis edilmeli.` diye konuştu. Küçükaydın, hayvanların büyük ağaçların bulunduğu yerlerde kontrollu bir şekilde otlatılabileceğini, bu konuda yetkinin Çevre ve Orman müdürlüklerinde olduğunu söyledi.



KIL KEÇİLERİ SAANEN TEKELERİYLE ISLAH EDİLECEK

A65_saanen_2Tarım ve Köyişleri Bakanlığı`na bağlı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü (TÜGEM) Balıkesir, Denizli, Bolu, İçel ve Isparta`da, kıl keçilerini Saanen tekeleriyle ıslah ediyor.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı`na bağlı Tarımsal Üretim ve Geliştirme Genel Müdürlüğü(TÜGEM) Balıkesir, Denizli, Bolu, İçel ve Isparta`da, kıl keçilerini Saanen tekeleriyle ıslah ediyor.

Kıl Keçilerinde Verimliliği Artırma Projesi adıyla yürütülen çalışmalar çerçevesinde, Denizli`nin Tavas ilçesinde altı keçi yetiştiricisine 50 tane Saanen tekesi hibe edildi.

Denizli Damızlık Koyun, Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı Hasan Öner, projenin amacının, yetiştiricinin elinde bulunan düşük verimli, tabiat şartlarına ve hastalıklara dayanıklı yerli ırk kıl keçileri ile yüksek verimli fakat çevre şartlarına fazla dayanıklı olmayan ve ormana zarar vermeyen Saanen tekelerini birleştirerek ıslah çalışması yapmak olduğunu söyledi.

Süt verimi yüksek Saanen keçilerinin İsviçre`nin Bern kantonundaki Saanen vadisinde yetiştirildiğini anlatan Öner, `İlimizde yaygın olarak bulunan kıl keçilerinden yılda bir oğlak ve bir laktasyon döneminde 40-50 litre süt alınabilirken, Saanen keçilerinden yılda ortalama iki yavru ve bir laktasyonda 500-750 litre süt alınabiliyor. Son yıllarda mera alanlarının verimsizleşmesi ve çoraklaşması sebebiyle vasfını kaybetmesinin yanısıra orman alanlarında otlatma sıkıntısının başlamasına ilave olarak, koyun ve keçi etinin geçen yıllarda düşük olması, süt ve yapağısının değerlendirilememesi sonucu küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinde önemli azalmalar oldu.` dedi.

Hasan Öner, söz konusu projeyle keçi yetiştiricilerinin hayat standardının yükseltilmesinin amaçlandığını da sözlerine ekledi.

Show Buttons
Share On Facebook
Share On Twitter
Share On Google Plus
Contact us
Hide Buttons